Srebrenitsa Soykırımı: Avrupa’nın göbeğinde yaşanan insanlık suçu
11 Temmuz 1995’te Bosna-Hersek’in Srebrenitsa şehrinde sırf Müslüman oldukları için 3 gün içerisinde 8 bin 372 Boşnak katledildi. Sayısız aile topraklarından koparılarak sürgün edildi. Lahey’deki Uluslararası Adalet Divanı bu yaşananları “soykırım” olarak tanımladı.
Aslında Srebrenitsa’da yaşananları bu soykırımda 4 yaşında bir çocuğun ölmeden önce yönelttiği soruyu yeterince anlatıyor ama biz yine de bahsedelim.
“Çocukları küçük kurşunla öldürürler değil mi anne?” Kaynak
İçindekiler
Srebrenitsa Soykırımı
1992’de Bosna bağımsızlık için bir referandum yaptı ve çıkan sonuçlara göre 1992’in Şunat’ında bağımsızlıklarını ilan etti. Sırplar, Bosna’nın bağımsızlık kararını tanımadı. Saraybosna’yı kulattı. Üç buçuk yıl süren Bosna Savaşı böylece başlamış oldu.
Hollandalıların sivil Boşnakları teslimi
Tarih 11 Temmuz 1995 gösteriyordu. Sırplar, Ratko Mladic komutasında Srebrenitsa şehrini işgal ettiğinde 300 sivil Boşnak, hayatta kalma umuduyla BM bünyesindeki Hollandalı askerlere sığınmak zorunda kaldı. Ancak Hollandalı askerler kendilerine sığınan sivilleri ayırmaksızın istisnasız hepsini Sırp askerlerine teslim etti. Sırplar teslim aldıkları sivilleri öldürdü.
Lahey’deki mahkemede Srebrenitsa Soykırımı da dahil çok sayıda savaş suçundan yargılanarak müebbet hapis cezasına çarptırılan Ratko Mladic, Srebrenitsa’yı ele geçirdiğinde -Türk derken bölgedeki Müslümanları kastederek- şu sözleri söylemişti:
“Sonunda bu topraklarda Türklerden intikam alma vakti geldi.”
İşte bu kin dolu sözler tarihin en acımasız katliamlarından biri olan Srebrenitsa Katliamı’nın (Soykırımı) habercisiydi.
Srebrenitsa Soykırımı’nda neler yaşandı? Kaç kişi hayatını kaybetti?
Sivil Boşnakların Sırp askerlere tesliminin ardından işkenceler de başladı. Bir gün içinde 20 binin üzerinde Müslüman Boşnak şehirden zorla çıkarıldı. Yüzlerce kadın ve küçük kız çocuklarına Sırp askerlerince tecavüz edildi. 3 gün içinde Srebrenitsa’da 8 bin 372 Müslüman Boşnak öldürüldü. Toplu mezarlara gömüldü. Bu toplu mezarların bulunmaması için cenazelerin yerleri değiştirildi. Tespit edilememesi için cesetler parçalanarak gömüldü.
Binlerce kişi arasından ölülerin kimlik tespitleri yıllarca sürdü. Günümüzde Srebrenitsa’da hâlâ yüzlerce kimliği tespit edilememiş ceset ortaya çıkmakta. Çıkan cesetler ise vücut bütünlüğü korunmuş bir hâlde değil. Çok sayıda aileye sevdiklerin birkaç parça kemiği teslim edilmiş durumda. Toprağın altında ise mezarsız yatan en az 1000 soykırım kurbanının olduğu düşünülmekte. 27 bin 734 kişi ise resmi kayıtlara göre kayıp görünmekte.
“Ölüm Yolu”
Hollandalılara sığınmak istemeyen binlerce Boşnak ise adına ileride halk arasında “ölüm yolu” denilecek orman yolundan Boşnak askerlerinin kontrolündeki bölgelere ulaşmak istedi. Ancak onlar da BM bünyesindeki Hollandalı askerlere sığınanlarla aynı kaderi yaşadı. Sırplar, orman yoluna kurdukları pusularla binlerce sivil Boşnak’ı öldürdü.
Şu da bir gerçek ki Srebrenitsa Soykırımı’nda Sırp komutan Ratko Mladic kadar kendisine sığınan sivil halkı Sırplara teslim eden Hollandalı komutan Thom Karremans da suçlu. Ancak Thom Karremans binlerce masum insanın sırf başka bir etnik köken ve dini inanca sahip oldukları için uğradıkları katliamdan yargılanmadı. Oysa Ratko Mladic’in Hollandalı askerler Srebrenitsa’dan uğurlanırken Thom Karremans’a ve ailesine hediyler sunması oldukça dikkat çekiciydi. BM bündeyisindeki Hollanda devleti ise kendilerine sığınan 300 Boşnak sivili Sırplara teslim etmesinden dolayı “kısmen” suçlu görüldü.
Srebrenitsa katliamının yaşandığı dönemde Bonalı Sırpların lideri olan Radovan Karadzic yargılandı ve müebbet hapise mahkûm edildi.