Ömer Halisdemir: Darbenin seyrini değiştiren ölümsüz kahraman
Ömer Halisdemir, 20 Şubat 1974 doğumludur. Balık burcudur. 7 kardeşi ve 2 çocuğu vardır. Aslen Niğdeli’dir. Türk Silahlı Kuvvetleri’ne 1999-2016 yılları arasında hizmet etmiştir. 15 Temmuz 2016 gecesi yani 16 Temmuz 2016 günü Ankara, Gölbaşı’ndaki Özel Kuvvetler Komutanlığı’nda Fetöcü Tümgeneral Semih Terzi’yi vurduktan sonra şehit düşmüştür. Şehit olduğunda 42 yaşındadır. Şehit Ömer Halisdemir’in kabri memleketi Niğde’nin Bor ilçesindeki Çukurkuyu beldesindedir. İsmini verdiği Şehit Ömer Halisdemir Parkı’na defedilmiştir.
“Allah yolunda öldürülenlere ‘ölüler’ demeyin. Bilâkis onlar diridirler, fakat siz bilemezsiniz.” (Bakara Sûresi, 154. Ayet)
İçindekiler
Ömer Halisdemir’in hayatı
Ömer Halisdemir, 20 Şubat 1974 tarihinde, Niğde’nin Bor ilçesinin Çukurkuyu beldesinde, Hüseyin Halisdemir ile Fadimeana Halisdemir’in 7 çocuğundan biri olarak doğdu. Çocukluğu okul sonraları yaptığı çobanlıkla geçti. İçi doğa, hayvan ve vatan sevgisiyle dolu bir çocuktu. Yaşıtlarına göre güçlü bir yapısı vardı. Korumacıydı. Ailesine hep destek çıktı ve kardeşlerini her zaman korudu. Yıllar sonra, 15 Temmuz 2016 FETÖ’nün darbe girişimi gecesi, güçlü, korkusuz ve içi vatan sevgisiyle dolu büyümüş olan Ömer Halisdemir yıllarca ailesini nasıl koruduysa vatanını da öyle koruyacaktı.
Ömer Halisdemir’in çocukluğu
Babası Hüseyin Halisdemir, Ömer’in çocukluğunu şu cümlelerle anlatacaktı: “Çocukluğunda çok başarılı bir çocuktu. Hayvanları, doğayı çok severdi. Bütün okulları başarıyla okuyordu. Okuldan eve geldiğinde ve boş zamanlarında bana yardımcı olurdu. Hayvanları otlatırdı. Çok güçlü bir yapısı vardı. Benim en çok güç aldığım destek aldığım çocuğumdu. Nasıl ki çocukken işte güçte en büyük yardımcımsa meslek sahibi olduğunda da en büyük destekçim oldu. Kardeşlerini çok severdi. Onlar için çok şey yaptı. Bütün kardeşlerine sahip çıktı. Beni ayakta tutan o çocuktu.”
Askerliği ve evliliği
Ömer Halisdemir’in vatan sevgisi bir meseleğe dönüşmüş asker olmuştu. Vatan sevgisi de onunla beraber büyümüştü. 1999 yılında Piyade Astsubay olarak Türk Silahlı Kuvvetleri’ne dahil oldu. Yurt içi ve yurt dışında çeşitli göreve katıldı. Babasının aktardığına göre 15 Temmuz Darbe Girişimi sırasında öldüreceği FETÖ’cü komutan (!) Semih Terzi ile önceden Afganistan görevi sırasında görev yapmıştı. Bu sırada Hatice Halisdemir ile gerçekleştirdiği evlilikten Elifnur isimli bir kızı Doğan Ertuğrul isimli de bir oğlu oldu. Anne ve babanın çocuklarına verdikleri bu isimler adeta onların Türk & İslam sevdasının da bir yansımasıydı.
15 Temmuz 2016 günü Ömer Halisdemir
15 Temmuz 2016 günü Ömer Halisdemir her zaman olduğu gibi sloganı “Ülkem, Bayrağım, Onurum” olan koruma astsubaylığı yaptığı Özel Kuvvetler Komutanlığı’nda görevinin başındaydı. Görev yaptığı bu yer darbe girişiminin en kilit noktalarından biriydi. O sırada FETÖ’cü hainler yaptıkları darbe planını harekete geçirmek için son hazırlıklarını yapıyordu. Ancak müzisyen John Lennon’un hayat tanımı bu ana tam uyuyordu: “Hayat, siz planlar yaparken başınıza gelenlerdir.”
Darbeci Özel Kuvvetler Birinci Tugay Komutanı Tuğgeneral Fetö’cü Semih Terzi, Silopi’de güya görevindeydi. Oradan darbe planları doğrultusunda Diyarbakır’a geçti. Sonra da verilen talimatlar doğrultusunda Özel Kuvvetler Komutanlığı’nı ele geçirmek için Ankara’ya uçtu. FETÖ’cü Semih Terzi, yanında tam teçhizatlı 40 askerle birlikte saat 02.16’da Özel Kuvvetler Komutanlığı’na geldi.
O sırada Özel Kuvvetler Komutanı Tümgeneral Zekai Aksakallı’nın aracı pusuya düşürülmüştü. Aksakallı bu pusudan kurtuldu. Ardından karargahla iletişime geçti: “Komutanlığa geliyorum. Kışlanın emniyetini sağlayın. İçeriye komutanlardan kimseyi almayın. Gerekirse ateş edin!” emrini verdi. Ülkenin kaderini değiştireceğinden habersiz rutin görevini yapan Ömer Halisdemir’in telefonu çaldı. Telefonun ucunda komutanı Tümgeneral Zekai Aksakallı vardı ve emir şu yöndeydi: “Sana, vatanımız ve milletimiz adına tarihi bir görev veriyorum. Tuğgeneral Terzi, vatan hainidir; isyancıdır. Onu, karargaha girmeden öldür! Bunun sonunda şehadet var. Biliyorsun seninle 20 yıllık beraberliğimiz var. Hakkını helal et!”
Vatan sevgisiyle büyümüştü Ömet Halisdemir. Güçlü ve cesur bir temeli vardı. Ömrü boyunca hep korumacı bir karaktere sahipti. Hoş konu vatan olunca bunların hiçbirine sahip olmasa dahi insan, korkuyu yüreğinden söküp atıyordu. O da öyle yaptı. Ailesi ve sevdiklerini önce Allah’a sonra Türk milletine emanet etti.
Ömer Halisdemir’in şehit edilişi
15 Temmuz 2016, Saat 02.16… Fetöcü Semih Rerzi ve beraberindeki 40 kişiden oluşan tam teçhizatlı darbeci ekibi Özel Kuvvetler Komutanlığı’na geldi. Ağaçların arasına gizlenmiş olan Ömer Halisdemir darbeci askerlerin arasına karıştı. Ustalıkla bu askerlerin arasından sıyrılarak FETÖcü Tuğgeneral Semih Terzi’ye tam 3 el ateş etti. Planı darbe için kritik bir nokta olan komutanlığı ele geçirmek olan Semih Terzi oracıkta yere yığıldı. FETÖcü darbecilerinde planları suya düşmüştü. Ömer Halisdemir koşarak uzaklaşmak istedi. Terzi’nin koruma askeri Fetöcü Binbaşı Fatih Şahin Ömer Halisdemir’in ardından ilk kurşunu sıkan haindi. Daha sonra Üsteğmen Mihrali Atmaca ile beraberindeki darbeciler Ömer Halisdemir’in ardından ateş açtılar. Ne acıdır ki kendisine arkasından ateş açanlar arasında iki kez hayatını kurtardığı bir asker de vardı.
Halisdemir yaralanmıştı. Komutanlıkta görevli ambulans ve sağlık ekipleri darbecilerin cuntacıların talimatıyla Ömer Halisdemir’e müdehale edemedi. Fetöcü Semih Terzi ise GATA’ya sevk edildi. Ancak yolda can verdi.
Ömer Halisdemir’in ölmediğini anlayan Fetöcü Üsteğmen Mihrali Atmaca cani hislerle ateş etti. Bu sırada kahraman bedenine saplanan 30 kurşunla şehit oldu. Ömer Halisdemir şehit olduğunda 42 yaşındaydı. olduğunda O artık sadece ailesinin değil tüm Türk milletinin kahramanı olmuştu. Şimdi hayatta olsa o 30 kurşunu şeref madalyası sayardı. Darbe girişimi sonra babası oğlu Şehit Ömer Halisdemir’i şu sözlerle anacaktı: “Milletimi kurtarmış, vatanımı kurtarmış, bir çocuk feda etmişim. Allah’ıma dua ediyorum bana da böyle bir çocuk verdiği için. Acısı çok fazla ama yavrum kurtarmış.”